2010 Dünya Kupası Tahminleri – E, F, G, H Grupları

Büyük bir heyecanla beklediğimiz 2010 Dünya Kupası’na çok az bir zaman kala takımları ve kupanın favorilerini incelemeye çalıştık. Bu bölümde E, F, G ve H gruplarına göz atacağız.

Her zaman göze hoş gelen futbolu ve yıldız forvetleriyle izlemeye alıştığımız Hollanda, turnuvaya elemelerde hiç puan kaybetmeden geliyor. Eğer geçtiğimiz sezonlarda çok fazla sakatlık belasıyla uğraşan Robben ve Van Persie gibi yıldızları turnuva boyunca aynı şanssızlığı yaşamazlarsa, hem zevkli hem de bol gollü mücadeleler bizi bekliyor. E Grubu’nun göze çarpan diğer bir takımı ise defansında Agger ve Kjaer gibi iyi oyuncuları bulunduran Danimarka. Her zamanki disiplinli oyunlarıyla savunma bakımından çok fazla sorun yaşamayacağını düşündüğüm Vikingler, tecrübeli oyuncuları hücumda ağırlıklarını koyabilirlerse çeyrek finalin kapısına dayanabilirler.

Son şampiyon İtalya, neredeyse her zaman olduğu gibi DünYa Kupası’na sıkıntılı geliyor. 2006’da şike skandalının etkisinde favori olarak gösterilmeyen takım, rakiplerine üstünlük sağlayarak kupayı 4. Kez müzesine götürmeyi başarmıştı. Hazırlık maçlarında istedikleri sonuçları alamayan Gök mavililerde, Şampiyonlar Ligi’ni kazanmasına rağmen Inter’den hiç oyuncu alamayan, oldukça kötü bir sezon geçiren Juventus’un oyuncularının formsuzluğu ve moralsizliği ile uğraşan Lippi bakalım 4 yıl önceki başarısını tekrarlayabilecek mi? Favori olmadığı birçok turnuvada başarılı olan, bu Dünya Kupası’nda da önemli işlere imza atabilecekmiş gibi görünmeyen İtalyanlar kısır futbolları ve şansları ile yine finale kadar yükselirse kimse şaşırmamalı, ancak bu kez rakipleri gerçekten güçlü. Barrios, Cardozo ve Santa Cruz gibi forvetlere sahip olan Paraguayi ise, F Grubu’nda İtalyanları alt edip grup liderliğine ortak olmaya çalışacak.

Dunga önderliğindeki ve göreceli olarak her zamankinden daha az yıldızlar topluluğu gibi görünen Brezilya, kupanın bir diğer favorilerinden. Ronaldinho ve Adriano gibi yıldızları kadroya almayarak takım oyununa vurgu yapmaya çalıştığını gördüğüm Dunga, bence Brezilya’nın en büyük kozu. Ölüm grubu olarak adlandırılan grupta yer almalarına karşın, grup birinciliğini almakta ve yarı finale kadar gelmekte zorlanacaklarını sanmıyorum. Onların önündeki en büyük sınav ise yarı finalde karşılaşmaları muhtemel olan İngiltere karşılaşması olacak. Gruptaki plaseler Fildişi Sahilleri ve Portekiz ise kadro kalitelerini sahaya yansıtmakta oldukça zorlanan iki ekip. Aynı zamanda sakatlıklarla da boğuşan her iki ekipte teknik kadroların başarısı herşeyi belirleyecek.

Avrupa Şampiyonu ünvanıyla Güney Afrika’ya gelen İspanya, Dünya Kupaları tarihinde herhalde hiç bu kadar favori gösterilmemişti. Şimdiye kadar elle tutulur hiçbir Dünya Kupası başarısı olmamasına rağmen, Avrupa futboluna yön veren Barselona iskeletli takım her bölgede yıldızları barındıran göz kamaştırıcı bir kadroya sahip. Her zaman yaşadıkları şanssızlıkları yaşamazlarsa ve kalitelerinin çok altında bir futbol sergilemezlerse bu kez şeytanın bacağını kırarak en azından yarı finale kadar yükseleceklerini düşünüyorum. Daha sonrası ise Barselona ve Read Madrid gibi takımlarda çok üst seviyelerde kendilerine yer bulan oyuncuların Dünya Kupası’nı kazanmak isteyip istememeleri ile bağlantılı olacak.